Burak Su (42)

Share this post

Pazarlama Zirvelerinden Nefret Etmemin 10 Sebebi

www.buraksu.com

Pazarlama Zirvelerinden Nefret Etmemin 10 Sebebi

Burak Su (42)
May 8, 2023
1
Share
Share this post

Pazarlama Zirvelerinden Nefret Etmemin 10 Sebebi

www.buraksu.com

1. Konuşmacılar, konuşmacı olmak için para öderler

Tüm konuşmacılar değil ama büyük kısmı sponsorluk hakkı satın alan şirketlerin temsilcileridir. Bu etkinliklerde de markalarını ve kendilerinin başarılarını anlatır, tanıtım yaparlar. İzleyiciler nitelikli konuşmacıları dinlemek için bilet satın alırlar ancak dinledikleri sıklıkla kurumsal basın bültenleri olur. Bu tarz kurumsal saçmalıklar için para ödememeyi tercih ederim.

2. Konuşmacı içeriklerinin %80'inden fazlası boştur

Etkinliklere davet edilen görece daha profesyonel konuşmacılar aynı konuşmacı havuzundan gelirler. Bu konuşmacılar sıklıkla farklı etkinliklerde aynı sunumu yapar ya da çok az değiştirirler. Bir diğer sunum formatı başarı hikayesi gibi temalar taşıyan sunumlarda karşımıza çıkar. Aynı kişiler hakkında aynı hikayeleri dinlersiniz: “Bir gün Steve Jobs veya Elon Musk veya Bill Gates…”

Eğer konuşmacı bu iki profile uymuyorsa emin olun mutlaka Metaverse, NFT, mobilin yılı gibi trendy olmuş popüler bir saçmalık hakkında konuşmanın bir yolunu bulacaktır.

Thanks for reading Burak Su (42)! Subscribe for free to receive new posts and support my work.

3. Networking

“Networking” iş dünyasında biraz abartılan sihirli bir kelimedir. Bir şey satmak için bu etkinliklere gidersiniz ama orada size de bir şey satmak isteyen insanlar bulunur. Bu ironik satışçı açmazını aşmak imkansızdır. Bu etkinliklerde networking yapmaz, genellikle eskiden tanıdığınız birileri ile takılırsınız. Yeni birileri ile tanışmak ise bir ilişki değil, sadece bir kartvizitten ibarettir.

4. Yüzeysel içerikler ve keçiboynuzu yemek

Bir konunun ayrıntılarını konuşmak için yirmi ya da otuz dakika yetmez. Ek olarak, konuyu dinleyen seyircinin bilgi düzeyi de aynı değildir. Bu engeller nedeniyle konuşmaların neredeyse tamamı yüzeyseldir. Etkinlikte geçirilen koca bir günün ardından muhtemelen hiçbir şey öğrenmezsiniz. Bazı fikirler edinebilmişseniz, şanslısınız. Etkinlikte geçirilen bir gün keçiboynuzu yemek gibidir. Birazcık tat elde etmek için bütün keçiboynuzu kemirmeniz gerekir.

5. Etkileşim yoksunluğu

Konuşmalar tek yönlü iletişim için tasarlanmıştır. Sunumdan sonra başlayan o serbest soru vaktini kimse sevmez ve genellikle konuşmayı uzatan ve bir an önce sigaraya çıkmayı engelleyen insan olarak görülürsünüz. Her konuşmacının sınırlı bir zamanı vardır ve bu zaman baskısı etkileşimi öldürür. Yorum/soru bölümü olmadığından izleyicilerden de bir katkı almak imkansızdır.

6. Senkronizasyon

Dinlemeye değer bir seans bulabilecek kadar şanslıysanız, eminim ki başka bir salonda dinlemeye değer bir sunum her zaman vardır. Ben buna Murphy’nin senkron kuralı diyorum!

Etkinliğe katıldığınızda tüm etkinliğin takvimiyle senkronize olmanız gerekir. Tüm etkinlik zamanlamasına uygun hareket etmek zorundasınız. Bir veya iki seans geçemezsiniz, her oturumun başlama saatini beklemeniz gerekir. x2 hız ile kimseyi dinleyemezsiniz. Gerçek hayat Youtube değildir.

7. Organizasyondan bir sonraki gün

Biletinizi firmanız ödediyse, patronunuz size “Etkinlik nasıldı? Ne öğrendin? Meslektaşlarınızla paylaşmaya hazır mısın? Etkinlik özeti için bir sunum hazırlaman mümkün mü?” diye sormak için eminim sizi ofiste bekliyor. Bu da yetmezmiş gibi “yeni müşteri bulabildin mi?” sorusu ile daraltmaya hazır olun!

8. Hikayeler & Manipülasyon vs. Veri & Sıkıcılık

En iyi konuşmacılar harika hikaye anlatıcılarıdır. Şunu asla unutmayın, biri bir hikaye anlatıyorsa, sizi manipüle etmeye çalışıyordur. Hikayeler gerçekler hakkındaki yorumlardan oluşur. Hikayeler her zaman özneldir ve sizi “kurgusal bir gerçeğe” yönlendirmek için bazı bilgileri gizler.

İşin kötü yanı daha rasyonel, hikayelerden uzak, veri odaklı bir sunum görürseniz uykunuzun geleceğine eminim. Verilerden bir şeyler öğrenmenin en iyi yolu, daha fazlasını analiz etmek, araştırmak ve derinine kazmaktır. Yirmi dakikalık bir sunumdan bu kadar şey beklemek büyük haksızlık.

9. Her zaman bir statü mücadelesi vardır

Bu pazarlama etkinliklerinde şirketi iflasın eşiğinde olan kimseyle tanışmazsınız. Etkinliğe katılan insanlar işlerinden, maaşlarından veya konumlarından her zaman memnundurlar. Sohbetlerde daima nasıl meşgul olduklarından ve şirketlerindeki kahramanlıklarından, maaş çeklerinden ve harcama alışkanlıklarından bahsederler. Şüpheli başarı hikayeleriyle sizi hep etkilemeye çalışırlar. Mutlu, enerjik insanları severim ama karşımdaki sahteliği sineye çekip, yüzüme zoraki bir gülümseme koymak pek haz ettiğim bir şey değil.

10. Her etkinlikte bir küçük orman katledilir

Abarttığımın farkındayım ancak sponsorlar abarttıklarının farkındalar mı? Her etkinlikte faaliyet raporlarından, ürün kataloglarına, broşürlerden, kurumsal dergilere sponsorlar basılı onlarca metaryeli resmen üzerinize atarlar. Sanırım içimizdeki avcı toplayıcı kabiliyeti hitap ettiği için kurumsal zırvalıklar ve promosyonlarla dolu çantalar etkinlik insanlarının bayıldığı şeylerden birisidir. Bunlar benim ilgimi çekmiyor derseniz seyirci koltuklarında her zaman çöpe atılmayı bekleyen broşürler vardır.

Thank you for reading Burak Su (42). This post is public so feel free to share it.

Share


*Bu yazı ilk kez marketingmindset.org’ta yayınlanmıştır.

Marketing Mindset (42)
10 Reason Why I Hate Marketing Events
Paying to be in the audience or on stage Event sponsorship packages always include a key-speaker opportunity. Practically, some speakers pay money to talk about their company or products. On the other hand, the audience buys tickets for listening to qualified speakers. I prefer not to pay cash for…
Read more
a year ago · Burak Su (42)
1
Share
Share this post

Pazarlama Zirvelerinden Nefret Etmemin 10 Sebebi

www.buraksu.com
Previous
Next
Comments
Top
New
Community

No posts

Ready for more?

© 2023 Burak Su
Privacy ∙ Terms ∙ Collection notice
Start WritingGet the app
Substack is the home for great writing